ABD Başkanı Donald Trump, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşı sona erdirmede önemli bir rol oynayabileceğini söyledi.
Trump, Mısır’dan Beyaz Saray’a dönerken Air Force One uçağında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir muhabirin, özellikle Erdoğan’ın Rusya-Ukrayna savaşında arabulucu bir rol üstlenip üstlenemeyeceğini sorması üzerine Trump, “Erdoğan yapabilir” ifadelerini kullandı.
Türkiye'ye arabuluculuk mesajı
Trump, “O, Rusya tarafından saygı görüyor. Ukrayna konusunda size bir şey diyemem ama (Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin tarafından saygı duyuluyor,” dedi.
ABD Başkanı, aynı gün Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ile birlikte, aralarında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da bulunduğu 20’den fazla dünya liderinin katıldığı bir zirveye ev sahipliği yaptı. Mısır’ın Şarm el-Şeyh kentinde düzenlenen toplantıda, Gazze’de ateşkes anlaşmasına yönelik bir metin imzalandı.
Odadaki zayıf liderler kimdi?
Trump, Erdoğan’dan söz ederken “Zor ve çetin biri, onun gibilerle iyi anlaşırım, zayıflardan hoşlanmam' ifadelerini kullandı. Bir gazetecinin, 'Görüşmelerdeki zayıf liderler kimdi?' sorusuna da yanıt veren Trump, 'Yorum yapmayacağım, ama siz onların kim olduğunu zaten biliyorsunuz' dedi.
ABD Başkanı Donald Trump, Erdoğan'ın Beyaz Saray ziyareti sırasında da benzer bir açıklamada bulunmuştu.
Şubat 2022’de başlayan Rusya-Ukrayna savaşının sona ermesi için Türkiye, diplomatik çabalarını sürdürmeye devam ediyor. Ankara, hem Moskova’ya hem de Kiev’e çatışmaları müzakere yoluyla bitirme çağrısında bulunuyor ve barışa zemin hazırlayacak her türlü arabuluculuk girişimine hazır olduğunu yineliyor.
“Barış vizyonu var, yol haritası yok”
The Arab Weekly’nin analizine göre, Şarm el-Şeyh’te imzalanan “Gazze Bildirgesi” tarihi bir dönüm noktası olarak sunulsa da, metin barışın nasıl sürdürüleceğine ilişkin net bir strateji veya siyasi çerçeve içermiyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın “Tek ya da iki devlet meselesiyle ilgilenmiyoruz, mesele Gazze’yi yeniden inşa etmek” sözleri, Washington’un odağının şu aşamada ateşkesin korunması ve yeniden yapılanmanın başlamasıyla sınırlı kaldığını gösteriyor.
Analize göre, bildirgede yer alan “kapsamlı barış, güvenlik ve refah vizyonu” ifadesi, bölgede yeni bir diplomatik dilin işareti olsa da, bunun nasıl bir siyasi düzene dönüşeceği belirsiz. Özellikle Gazze’nin gelecekte kim tarafından yönetileceği, Hamas’ın siyasi varlığının akıbeti ve Filistin devletinin statüsü gibi temel konulara hiçbir atıf yapılmaması dikkat çekiyor.
The Arab Weekly, Trump yönetiminin şu an için kalıcı bir çözümden çok, ateşkesi istikrarlı tutmaya ve insani yardımı hızlandırmaya odaklandığını belirtiyor. Ancak bölgede artan belirsizlikler, bu yaklaşımın kısa vadeli bir “rahatlama dönemi” yaratabileceği, fakat kalıcı barışın temellerini atmakta yetersiz kalabileceği yorumlarına neden oluyor.
Analizde ayrıca, Şarm el-Şeyh’teki zirvede Türkiye, Mısır ve Katar’ın rolünün altı çiziliyor. Bu üç ülkenin süreci desteklemesi, bildirgeye diplomatik ağırlık kazandırsa da, İsrail ve Hamas’ın masada yer almaması, anlaşmanın kırılgan doğasının altını çiziyor.
Kaynak: Gazete Oksijen
