Aryn Baker, Cassandra Vinograd, Euan Ward and Michael Levenson / The New York Times
Suriye’de yönetimi ele geçiren rejim karşıtı gruplar, devrilen Esad rejiminin zulümlerine uğrayan kurbanlar için adaleti sağlama ile ülkenin intikam kaosuna sürüklenmesini önleme arasında hassas bir denge kurmaya çalışıyor.
Yeni Suriye liderleri, eski Devlet Başkanı Beşar Esad yönetiminde zorunlu askerlik yapanlara af vaat ederken, isyanın lideri Ahmed el-Şeraa, Esad’ın işkence ve katliamlarına yardım edenlerin yargılanacağını açıkça belirtti.
El-Şeraa, Telegram üzerinden yaptığı açıklamada, "Tutuklulara işkence ve cinayetlere karışanları affetmeyeceğiz ve bu suçluları ülkemizde yargılayacağız" dedi. El Şeraa, kaçan suçluların iadesi için diğer ülkelere çağrıda bulundu. El-Şaraa isim vermese de Esad’ın
isyancılar başkent Şam’a ilerlerken hafta sonu Rusya’ya gittiği biliniyor.
Bu açıklamalar, İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin, Esad rejimine sadık bölgelerde sivillere yönelik misilleme saldırıları yapıldığına dair uyarılarıyla aynı zamana denk geldi. Ancak bu şiddeti kimin gerçekleştirdiği veya yönettiği belirsiz.
İntiham ve mezhep çatışması endişesi
Sosyal medyada dolaşan ve The New York Times tarafından doğrulanan videolarda, rejim karşıtı grupların eski Devlet Başkanı Hafız Esad’ın kuzeybatıdaki Kardaha kasabasındaki mezarına girdikleri görülüyor. Bir isyancı türbeye ayak basarken, bir diğeri “Bu, 1980’lerde bu suçlu Hafız Esad tarafından öldürülen kuzenlerim ve onların çocuklarının intikamıdır” diyor. Başka bir videoda ise mezarın kısmen ateşe verildiği görülüyor.
Gözlemevi, silahlı grupların Esad’ın askeri komutanlarını hedef almak için hazırlık yaptığını ve askeri üniforma giyen kişilerin Lazkiye eyaletinde mülkleri yağmalayarak sakinleri tehdit ettiğini bildirdi. Bu durum, Esad ailesinin mensubu olduğu Alevi azınlığı merkezli bölgelerde mezhep çatışması korkularını artırıyor.
Suriye’nin çoğunluğu Sünni Müslümanlardan oluşsa da, ülkede önemli Hristiyan, Dürzi ve diğer İslam mezheplerine mensup topluluklar da bulunuyor. Esad rejiminin üst düzey isimlerinin birçoğu Alevi mezhebinden geliyordu. Rejim yanlılarına, Alevilere ve genel olarak Şii Müslümanlara yönelik misilleme korkusu, birçok kişiyi komşu Lübnan’a kaçmaya zorladı.
Ahmed el-Şaraa liderliğindeki Hayat Tahrir el-Şam (HTŞ) grubu, Sünni bir yapı olmasına rağmen tüm gruplarla çalışmayı vaat ediyor.
Yeni yönetimden ilk hedefler: Güvenlik ve ekonomi
Suriye’nin yeni liderleri, Esad rejiminin enkazından işleyen bir hükümet kurma mücadelesi veriyor. Yeni geçici başbakan Muhammed el-Beşir, İtalyan Corriere Della Sera gazetesine verdiği röportajda, “Tüm Suriye şehirlerinde güvenlik ve istikrarı yeniden sağlamak, hükümetimizin önceliğidir,” dedi.
“Kasalarımız boş”
“İnsanlar adaletsizlikten ve zulümden yoruldu,” diyen el-Beşir, devlet otoritesinin yeniden tesis edilmesi gerektiğini vurguladı. Ancak el-Beşir finansman sıkıntısına dikkat çekerek, “Kasalarımız boş. Şişirilmiş, yolsuzlukla dolu bir yönetimi devralıyoruz” dedi. El-Beşir, Suriye lirasının neredeyse değersiz olduğunu ve ülkenin döviz rezervi olmadığını ekledi.
Yeni güç dengesi
Esad hükümetinin hızla çökmesiyle oluşan güç boşluğu, ülkede yeni çatışmalara yol açtı. Son günlerde kuzeydeki Münbiç çevresinde çatışmalar yoğunlaştı. ABD destekli güçler, NATO müttefiki Türkiye’nin desteklediği gruplarla karşı karşıya geldi.
Bölgedeki ABD destekli güçlerin Çarşamba günü Münbiç’de ABD arabuluculuğunda bir ateşkesi kabul ettiği iddia edilirken ABD’li yetkililerden doğrulama gelmedi. Suriye Gözlemevi, Suriye Milli Ordusu’nun Münbiç’I ele geçirdiğini duyururken bölgedeki gruplar yalanladı.
ABD ve müttefiklerinin diplomatik hamlesi
Esad rejiminin düşüşünden sonra ABD, Suriye’de istikrarı teşvik etmek için diplomatik bir girişim başlattı. Ancak isyanı yöneten Hayat Tahrir el-Şam’ın, ABD ve Birleşmiş Milletler tarafından terör örgütü olarak tanımlanması süreci karmaşıklaştırıyor.
ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, bu hafta İsrail’de Suriye konusunda toplantılar yapmayı planlarken, Dışişleri Bakanı Antony Blinken ise Türkiye ve Ürdün’ü ziyaret edecek. ABD Dışişleri Bakanlığı, yeni hükümetin azınlık haklarına saygı duyan, hesap verebilir ve temsil gücü yüksek bir yönetim sağlaması gerektiğini belirtti. Ayrıca, Suriye’nin terörizm üssü olmaması ve kimyasal silah stoklarının güvenli bir şekilde imha edilmesi gerektiğini vurguladı.
Bu arada İsrail, bölgede radikal grupların eline silah geçmesini önlemek amacıyla Suriye’de yüzlerce askeri hedefe saldırı düzenlemeye devam ediyor.
© 2024 The New York Times Company