Kazakistan’da gaz fiyatları gerekçesiyle kimsenin beklemediği bir anda insanlar sokaklara döküldü. Birkaç gün içinde Rus askerlerinin müdahalesi, binden fazla sivilin ölümünün ardından olaylar bastırıldı. 5 Ocak ayaklanmasını “Amerikalılar mı İngilizler mi örgütledi” yoksa “yoksulluğa, otoriterliğe daha fazla tahammül edemeyen Kazakistan toplumunun içgüdüsel tepkisi miydi” tartışmaları sürecek elbette. Ama bence çıkarılacak en önemli ders toplumsal muhalefet örgütlü değilse, toplumun umuduna ve desteğine yaslanan bir muhalefet hareketi, siyasi önderlik yoksa kurulu düzene karşı kendiliğinden ya da manipülasyonlarla oluşan her kalkışma toplumları daha da geriye götürüyor. Olanları ve olacak olanları o toplumun dertleri, umutları, ihtiyaçları, talepleri değil küresel siyasi ve ekonomik yeni bölüşüm kavgasının aktörleri, güçleri belirliyor. Arap Baharı sürecinden çıkarılacak en önemli derslerden birisi de buydu. Eğer toplumun desteğini kazanmış bir muhalefet yoksa toplumların gerçek dertleri, değişim talepleri değişimi üretmeye yetmiyor. Yalnızca var olan iktidar mekanizmalarına, otoriterliğe, keyfiliğe, yoksulluğa örgütsüz itiraz bireysel ve yaygın şiddeti üretiyor, manipüle edilebilir hale dönüşüyor ve karmaşaya, kaosa giriliyor. Örgütsüz, öfkeli tepkiler can yakıcı biçimde bastırılırken ya devletsizleşme süreci başlıyor ya da daha sert bir otoriterleşmeyle sonuçlanıyor.
14.01.2022 04:30
Çılgın bir proje lazım
Muhalefet ittifak konusundaki kararlılığını gösterdi. Ama bu bir başarı değil, zorunluluk. Esas olan toplumun beklentilerine cevap verecek siyaseti oluşturmak. Meselelerin geldiği noktada küçük adımlar anlamını kaybetti. Muhalefet seçimi kazansa da gerçek bir çılgın projeye ihtiyaç duyuluyor. Yoksa kazanırken kaybetmek de var
Yolumuz Batı'ya mı Doğu'ya mı?
20 Aralık 2024
Zafer de denge de kalıcı olmayabilir
13 Aralık 2024
Türkiye’nin değişen yüzü
29 Kasım 2024
Kıvançta değil kaygıda ortaklaşmak
15 Kasım 2024
Açılıma tepkisizliğin ardında ne var?
Tüm Yazıları
08 Kasım 2024