Türkiye’de sanat dünyasının önemli isimlerinden biri Devrim Erbil. 1937 doğumlu olduğuna kimse inanmaz. Hâlâ her gün üretiyor. “Genlerimde çalışkanlık var. Babam bana ‘Senin bedenin diğer tarafa gittiğinde senden şikayetçi olacak’ derdi” diyor bunu anlatırken de. Dimdik, işine aşkla bağlı, yeni projelerini hayata geçirecek kadar tutkulu.
Cemiyet hayatında sosyal fayda yaratan işlerle yakından tanıdığımız Monik İpekel ve D’She Kadın Platformu kurucuları Şebnem Atay ve Reyhan İpekel’in davetiyle Four Seasons Hotel Sultanahmet’te gerçekleşen sanat etkinliğine katılan Devrim Erbil, Neslihan Torun Kaya’nın moderatörlüğünde hem hayatından kesitleri anlattı hem de gerçekleştirmeyi hedeflediği yeni projelerini paylaştı. Etkinliğine aralarında Türkan Sabancı, Sema Doğan, Lili Garih, Emine Özilhan, Jale Öztarhan, Esin Demirören, Berrak Barut, Begüm Tekin, Tuğçe Eyilik’in de olduğu 60 davetli katıldı.
Balıkesir’de üniversiteye kadar tiyatro, müze, galeri vb. bir sanatsal ortam görmeden büyüyen, Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’ne de yetenek sınavıyla giren, daha sonrasında İspanyol hükümetinden aldığı bursla Barcelona ve Madrid’e giden, ardından Paris ve Londra’da bulunan usta isim Devrim Erbil, özellikle 1990’lardan sonra İstanbul tablolarıyla Türkiye’ye damga vurdu.
Vitrayı ve halıları da müzede sergilenecek
Sanat hayatında 60 yılı geride bırakan Devrim Erbil’in İstanbul mavisi ünlüdür. Bu sohbette aslında en çok sevdiği rengin kırmızı olduğunu öğrendik. Üstelik, artık hayatında İstanbul mavisinin yanında Bodrum mavisinin de olduğunu söylüyor. Bir süredir de Bodrum’da yaşayan ustanın müzesi de yakında burada hayata geçecek.