1) Önümüzde net olan tek şey fluluk. Belirsizlik. Gelecek ufkunun sürekli daralması. Bir yandan akıl ötesi hızla değişen hayat öte yandan nereye koşulduğu hakkında kimsenin pek de düşünmemesi. Savaş sonrası biraz toplanınca yarı Soğuk Savaş yarı hayal güdüleri ile gelecek uzay olarak algılandı. Hele insanlı uçuşlardan beş sene sonra (kimi aymaz inkarcılara rağmen) aya da ayak basılınca uzay hem askeri hedefleri hem kişisel hayalleri süsledi. Çoğu kült olmuş pek çok dizi Jetgiller’den, Uzay Yoluna, Ay Üssü Alfa’ya arka arkaya dünya televizyon kanallarında yapıldı. Stanley Kubrick’in efsane Space Odyssey 2001’i bugün yeni tartışılmaya başlanan yapay zekanın insanın yerini tehdit etmesi konusunu bile vurgulamıştı. Spielberg’in önce “Üçüncü Türle Yakın Temaslar” sonra da “E.T.” filmleri uzaylılarla yaşamaya hazırlıyordu insanlığı. Altmışlarda, yetmişlerde “2000” çok uzak, gizemli, erişilmez dolayısıyla uzayla özdeşleşen bir kurguda anlatılıyordu. Uzay insanın erişebileceği üst noktaydı. Turist Ömer ve Dünyayı Kurtaran Adam bile gitmek zorunda kalmıştı. Ama bugün zamansız evrenin neredeyse tüm varlıklarının ilişkilerini gösteren, kırk elli yıldır ayakta kalan rüya Star Wars bile Disney çatısı altına girip ehlileşmek durumunda kaldı. Uzay gündemden düşüverdi. Parası olanın “bi tur” bineceği, “bi arkadaşa bakıp çıkacağı” yer gibi konumlandırılıverdi. Sihri kaçtı.
12.11.2021 04:30
Hedef: MAĞARA
A+
Yazı Boyutunu Büyüt
A-
Yazı Boyutunu Küçült
* Bu haber/yazı ve resimlerin eser sahipliğinden doğan tüm hakları Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’ne ait olup işbu yazı/haber ve resimlerin, kaynak gösterilmeksizin kısmen/tamamen izin alınmaksızın yeniden yayımlanması yasaktır. Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’nin, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 24. maddesinden doğan her türlü hakkı saklıdır.
Dilim dilim dilim
05 Aralık 2025
Organik
28 Kasım 2025
Birleşip küçülerek büyümek
21 Kasım 2025
Pazarlama ve iletişimi çok mu zorda?
14 Kasım 2025
Tavlamak ciddi iştir
Tüm Yazıları
07 Kasım 2025