Nicelik çok önemli olsa da pek çok şeyi anlamak için yeterli olabilir mi? Her şey ölçülebilir, sayılabilir, miktarı belirlenebilir olabilir mi? Objektif ve kesin değerle ifade edildiği varsayılsa da şu kadar adet, bu kadar metre, o kadar kilo, bu kadar milimetre basınç, şu kadar ışık yılı uzak diyerek her konuda olan biteni anlamak ne kadar mümkün? Oysa hayat hep sayılarla ifade ediliyor. Yaşlar, kilolar, sınıflar, mesafeler, hedefler, kazançlar, bilinen diller, çocuklar, eşler, elmalar, armutlar…hep sayılarla ifade ediliyor. Bütçeler, maaşlar, fiyatlar, performans kriterleri, aylar, yıllar, geçen yıla göre satış ya da kar artışı, işsizlik oranı, obezlik oranı, bel boy oranı, gol sayısı, puan cetveli, akla gelen her şey sayılarla ifade ediliyor. Nesnel değer olduğu için de mutlak doğrunun sayıların ifade ettiğinden ibaret olduğu düşüncesi hakim. “Luk et dı tabela”; yani tabelada hangi sayılar yazıyorsa nihai gerçek o diye düşünülüyor. Ama neticede sayılar da bir algı konusu. İnsanların genelinin sayılarla ilişkisi özellikle günlük hayatta pek nadir konularda oluyor. Biri zaman birimleri, yani aylar, 1 ile en çok 31 arası, ve saatler, 1 ile radyo ağzı ile bile en çok 24 arası. Ya da para sayıları. Para da “bozuk” yani metaller (ki neredeyse hiç kalmadı), kağıt paralar yani banknotlarda 50-100-200 lira ve katları ile ifade edilebilen miktarlar.
Yazının tamamını görebilmek için lütfen abone olun. ABONE OL
Aboneyseniz
üye
girişi
yapınız.
Oksijen'e e-gazete aboneliği ile edineceğiniz avantajlar; Oksijen yazarlarının tüm yazılarına erişim Gazeteoksijen.com üzerinden 7/24 güncel haber erişimi Her gün e-posta kutunuza gelen Oksijen bülteni Gazete Oksijen, O2 ve özel yayın arşivine erişim