Kahvenin dalga dalga süren seyahati

Kahve kültürü bu topraklarda doğdu. Kahve tarımı da ilk yabani kahvenin yetiştiği Habeşistan, yani Etiyopya’da başlayıp Yemen’de gelişti. Yıllarca Osmanlı’nın tekelinde kaldı kahve. Avrupa’dan gelen seyyahlar kahveyi tattılar, İstanbul kahvehanelerinde. Venedik üzerinden kavrulmuş kahve sattı Osmanlı Avrupalılara. Papa Clement VIII’e “Bu şeytan icadı, yasaklayın kahveyi” dediler çevresindekiler. Papa kahveyi tadıp “Hristiyanları böyle bir güzellikten mahrum edemem” dedi. Avusturya kapılarına dayandığımızda Avusturyalılar kahve ile tanıştı. Osmanlıdan ithal edilen kahveye alternatif arayan Hollandalılar kahve fidanlarını Yemen’den çalıp doğudaki Endonezya gibi kolonilerinde yetiştirdi. Diğer taraftan Hollandalıların Fransız kralına hediye ettiği kahve fidanları Fransız koloniciler ile Güney Amerika’ya taşındı. Böylece kahve, Osmanlı tekelinden çıkmış oldu. Osmanlı İmparatorluğu sonlandığında, cumhuriyet ilan edilmeden önce, Osmanlı topraklarındaki kahve tarım alanlarını da kaybettik. Böylece dünyaya kahve satan bir coğrafya, kahve ithal eder oldu.