Ben çocukken, eve pastırma, sucuk almaya şarküteri veya markete giderdik. Camın ardından üst üste dizilmiş pastırmalardan birini gösterirdik tezgahtara. Seçtiğimiz pastırma kesme tahtasına alındıktan sonra tezgahtar, pastırma kesmek için özel yapılmış, satıra benzer Kayseri pastırma bıçağı ile dikkatlice dilimlerdi o güzelim pastırmayı. Çevresinde çemeni, ortasında incecik yağ damarları ile mermer gibi dilimler dizilirdi yağlı kağıda. Bıçak kesme tahtasına her değdiğinde bir tık sesi gelirdi, sanki ritmik bir müzik gibi. Usta keskin bıçağıyla tek bir hareketle dilerdi pastırmayı. Sıkıştırmaz, tüy gibi hafif hareketlerle kesiverirdi dilimi.
Yazının tamamını görebilmek için lütfen abone olun. ABONE OL
Aboneyseniz
üye
girişi
yapınız.
Oksijen'e e-gazete aboneliği ile edineceğiniz avantajlar; Oksijen yazarlarının tüm yazılarına erişim Gazeteoksijen.com üzerinden 7/24 güncel haber erişimi Her gün e-posta kutunuza gelen Oksijen bülteni Gazete Oksijen, O2 ve özel yayın arşivine erişim