14 Mayıs'ta gerçekleştirilen cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turunun ardından Washington Post İstanbul şefi Kareem Fahim, seçmenlerle konuştu. Tercihini muhalefetin cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'ndan yana kullanan 24 yaşındaki Gökçe Sarı Fahim'e, kendi adayının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gerisinde kalması nedeniyle yenilgiyi kabullenmeye çalıştığını söyledi.
Sarı, "Umutsuzum. Bazen kızgınım" dedi. The Post'un haberine göre Sarı'yı rahatsız eden şey kendi dünya görüşünü yansıtmayan partilerin ve önceliklerini paylaşmayan seçmenlerin hayal ettiğinden daha fazla etkiye sahip olduğunu fark etmesiydi. Sarı, "Toplumumu anlamıyor gibi görünüyorum. Umudum gerçeği, toplumumuzun ne kadar alçaldığını ve cahilleştiğini anlamamı engelledi" ifadelerini kullandı.
"Zafere giden bir yol kaldı mı?"
Çoğunluğun genel olarak iktidar partisine karşı oy kullandığı İstanbul'daki Beşiktaş semtinin sokaklarında ve Türkiye'nin dört bir yanındaki muhalefet partisi merkezlerinde, Erdoğan'ın rakibi Kemal Kılıçdaroğlu'nun destekçileri, rahatsız edici gerçeklerle dolu seçim sonuçlarıyla boğuşuyor ve seçimin ikinci turunda zafere giden herhangi bir yolun kalıp kalmadığını merak ediyorlar.
Aday tartışmaları yeniden gündeme geldi
Oylamadan önce yapılan bağımsız anketler Kılıçdaroğlu'nun birkaç puan farkla önde olduğunu göstererek, Erdoğan'ın gölgesinde geçen yirmi yılın ardından muhalefetin umutlarını canlandırdı. Ancak Erdoğan'ın yaklaşık beş puanla kazandığı nihai sonuç, bazı seçmenlerin kampanya sırasında inancından açıkça bahseden Alevi azınlığının bir üyesi olan Kılıçdaroğlu'na karşı önyargılarını gizleyip gizlemedikleri gibi soruları gündeme getirdi. Mesele sadece inancı değildi. Seçimden önce muhalefet içinde, Kılıçdaroğlu'nun partisi içindeki diğer adayların daha popüler ya da karizmatik olduğu göz önüne alındığında, Kılıçdaroğlu'nun Türkiye'nin baskın liderinin karşısına çıkacak en iyi aday olup olmadığı konusunda tartışmalar vardı.
Milliyetçi partiler Pazar günü beklenenden daha iyi bir sonuç elde etti ve aşırı sağcı cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan oyların yüzde 5'inden fazlasını aldı. Milliyetçilerin başarısı, Erdoğan'ın muhalefeti terörist olarak nitelendirmesinin halk nezdinde ilgi gördüğünü gösterdi. Sarı, diğer muhalefet destekçileri için de geçerli olan kör noktalardan bahsetti ve "İstanbul'u, Antalya'yı, İzmir'i biliyorum" diyerek muhalefetin güçlü olduğu yerleri saydı. Sarı, seçmenlerin, kötü giden ekonomi ve birkaç ay önce Türkiye'nin güneyinde meydana gelen ölümcül depremlere hükümetin yetersiz müdahalesi nedeniyle kızgın olduğunu varsaydığını anlattı. Ancak seçim günü gelip çattığında bu kaygılar pek dikkate alınmamış gibi görünüyordu. Sarı, "İnsanların belli sonuçlara varacağını düşünmüştüm" dedi.
Kılıçdaroğlu ve Cumhuriyet Halk Partisi'nin üst düzey üyeleri Salı günü Ankara'da bir araya gelerek seçmenler 28 Mayıs'ta ikinci tur için sandık başına gittiğinde felaketi önlemenin bir yolunu bulmaya çalıştılar. Türk basınında yer alan haberlere göre, seçimlerin izlenmesinden sorumlu en az bir üst düzey yetkili, istifa etti. Bu arada aday, gençlere odaklanarak halka seslendiği çağrılarından yeni bir tane yayınladı. Kılıçdaroğlu Twitter'da aşırı milliyetçilere verilen desteği, seçmenlerin değişim istediğinin kanıtı olarak gösterdi. Ancak aynı zamanda çok daha fazla mücadele etmesi gereken partinin kendileri olduğunu da açıkça söyledi. Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın kalması halinde en çok kaybedecek olanların gençler olduğunu da ekleyerek, "Hiçbir şeye gücünüz yetmiyor. Yaşam sevinciniz çalındı. Gençliğin kaygısız olması gerekirdi. Bunu bir gün bile yaşamanıza izin vermediler" ifadelerini kullandı.
"Bu kadar çok oy gitmesine şaşırdık"
Kılıçdaroğlu'nun destekçileri arasında moralin düşük olduğunu söyleyen bir CHP yetkilisi, "Umudumuzu kaybetmiyoruz" dedi. Ancak parti adına konuşma yetkisi olmadığı için isminin açıklanmaması kaydıyla konuşan yetkili, iktidar partisine ve Erdoğan'ın sert sağ ittifak ortağına bu kadar çok oy gitmesinin kendilerini şaşırttığını söyledi. Yetkiliye göre ilk turdaki yenilgide bir etken de Kılıçdaroğlu'nun Alevi inancı oldu. Yetkili, önyargının gençler arasında güçlü olmadığını, ancak eski kuşaklarda var olduğunu söyledi.
"Milliyetçilik gençler arasında artıyor"
CHP Çarşamba günü yaptığı açıklamada, bazı şehirlerdeki oy sayımlarındaki hatalara hala itiraz ettiğini söyledi ancak parti bu hataların seçimin genel sonuçlarını değiştirdiğini belirtmedi. Diğerleri ise muhalefetin Türkiye'nin en genç seçmenlerinin değişen siyasetini yanlış okumuş olabileceğini düşünüyor. Bankacılık sektöründe çalışan ve Salı günü öğleden sonra Beşiktaş'taki bir parkta dizüstü bilgisayarıyla oturan 31 yaşındaki Mehmet Yıldız, "Milliyetçilik özellikle gençler arasında artıyor. Bence gençler Suriyelilerin ve Afganların kendilerinden fırsatları çaldığını düşünüyorlar" diyerek milliyetçilerin kampanyalarının temelini oluşturan mülteci karşıtı söylemlere atıfta bulundu.
Kılıçdaroğlu da seçim kampanyası sırasında Türkiye'deki göçmenlere yönelik öfkeden faydalanmaya çalıştı ve Suriyeli mültecileri iki yıl içinde ülkelerine geri gönderme sözü verdi. Yıldız, desteklediği Kılıçdaroğlu için tek umudun ikinci tur için milliyetçi davranmak olduğunu söyledi. Parkın tepesinde 36 yaşında bir kadın Erdoğan ya da Kılıçdaroğlu'na değil, cumhurbaşkanlığı yarışında oyların yüzde 5'inden fazlasını toplayan aşırı milliyetçi Oğan'a oy verdiğini söyledi. Oğan hakkında bildiği şeyler az da olsa hoşuna gitti ama çoğunlukla, her iki ana akım adayın da terörist örgütlerle ilişkili olduğu iddiaları onu etkiledi. Kadın, "Her iki tarafta da sular bulanık. Ben bulanık suya girmem" dedi. Ancak ikinci turda Kılıçdaroğlu'na oy vereceğini ve Erdoğan'ın ilk turda bu kadar çok oy almasından dolayı dehşete düştüğünü söyledi.