Yeni ürünler sudan, enerjiden zamandan tasarruf sağlıyor

Procter&Gamble 5 milyar insanın ürünlerini kullandığı 186 yıllık bir şirket. Türkiye’de 36 yıldır faaliyet halindeler. Kişisel bakım ürünlerinden ev hijyen ürünlerine uzanan aralarında Ariel, Fairy, Head&Shoulders, Braun, Gilette, Prima, Orkid, Oral B gibi çok bilinen markaların olduğu P&G inovasyona yılda 2 milyar dolar ayırıyor. Dünyanın farklı yerlerindeki 13 inovasyon merkezinden 4’ü Avrupa’da sürekli yeni teknolojiler ve yenilikler üzerine çalışıyor. Bugüne kadar 36 binin üzerinde patente sahip P&G’nin İsviçre’deki 70’inci yılı nedeniyle İnovasyon Günleri Cenevre’de düzenlendi.

Dünyanın farklı yerlerinden yöneticiler ve uzmanlar Cenevre’de buluştu. Bu buluşmaya P&G Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Yönetim Kurulu Başkanı Tankut Turnaoğlu’nun davetiyle katıldık. Cenevre’de son teknoloji yeni ürünleri ve geleceğin trendlerini görme fırsatı bulduk. En çok tamamen geri dönüştürülen ambalajlar, kağıt inceliğindeki kadın pedleri, daha az sıcaklıkta ve daha az enerji kullanarak temizlik sağlayan hijyen ürünleri, sağlık alanındaki yeni ürünler dikkatimi çekti.

Sunumlarda ilk dikkatimi çeken yapılan araştırmaların değişmiş olmasıydı. “Tüketiciye, müşterilere sorduk” vs. diye veri toplanmıyor mu artık?

Artık teknolojiyi kullanarak da tüketicilerin alışkanlıklarını, hareketlerini, neler yaptıklarını gözlemliyoruz. Tüketiciler aslında “ben şu sıklıkla şampuan kullanıyorum, evde şu sıklıkla çamaşır yıkarım” derken bazen farkında değiller. Tüketicilerin yüzde 95’i aynı programı kullanıyor. Belki iki farklı ısı derecesi kullanıyor. Onları daha iyi anlayabilmek için sensörler aracılığıyla bir sistem kurduk İngiltere’de. Çok farklı sonuçlar çıktı.

Nasıl yapılıyor bu çalışmalar? Nasıl toplanıyor veriler?

Muslukların içerisine sensörler yerleştiriliyor. Ve evin içerisinde mutfakta kameralar var. Böylece şunu biliyorsunuz; ne zaman su kullanılıyor, kaç derece sıcaklıkta su açılıyor ve su aktığı zaman içerisinde bulaşık deterjanı varsa o zaman onun bulaşık yıkamak için kullanılan bir su olduğunu anlayabiliyorsunuz. Ürünü her aldığı zaman tartıyoruz. Dolayısıyla kaç gram kullandığını tüketici bilmese de biz biliyoruz. Yeni verileri kullanarak artık eskiden hiç bilmediğimiz şeylere ulaşıyoruz.