29 Mart 2024, Cuma
11.03.2022 04:30

Adı Batı’dan tadı Doğu’dan: Tulumba tatlısı

Akhisar çarşısında gezerken gördüğüm tulumba tatlısının hem boyutu hem de tadı beni şaşkına çevirmişti. Bu devasa tatlının bildiğimiz tulumba tatlısından farkı boyutuydu. Tadınca gördüm ki çıtır dış yüzeyi neredeyse kuru, süngersi içi tatlı şerbeti emmiş, nefis bir tatlı ortaya çıkmıştı. 

Tulumba tatlısının ismini tulumbadan aldığını anlamak için dahi olmaya gerek yok. Tulumba tatlısının dışındaki çizgiler, hamurun krema sıkma torbasından yıldız uçlu parçalar halinde sıkıldığını ya da pompalandığını gösterir. Bunun da tulumbayı yani pompalamayı çağrıştırdığı belli. Ama işin garip tarafı tulumba kelimesinin Türkçeye İtalyanca tromba yani av borusu veya teknelere su çeken pompadan geçmiş olması. Herhalde Venedikli denizcilerden öğrenmişiz tromba kelimesini. Hatta nefesli enstrüman trombon da adını tromba’dan almış. Tarihsel olarak baktığımızda şerbetli tatlılar Arap mutfağı kökenlidir. Bir anlamda tulumba tatlısı adını Batı’dan, tadını da Doğu’dan almış. Osmanlı İmparatorluğu coğrafyasında sevilerek tüketilen bir tatlı tulumba. Kökeni Balkanlar’mış. Bir diğer adı da bu nedenle Rumeli tatlısı. Aynı zamanda üretim maliyeti düşük olduğundan ve sokakta gezgin satıcılar tarafından satıldığından sokak tatlısı olarak da biliniyor. Mesela Kuzey Kıbrıs’ta adı ‘bombacık’ken Güney Kıbrıs’ta ‘pomba’. İranlılar bu tatlıya bamiyeh, yani bamya diyorlar dış yüzeyindeki çizgilerin bamya ile benzerliğinden. Adı bazı Arap ülkelerinde bizim şambali tatlısından esinlenerek Şam hurması olarak anılırken Irak’ta Türkçe tatlı kelimesinden türetilerek datlı olarak ifade ediliyor. 

Tulumba tatlısı hamuru su, un, tereyağı, yumurta, tuz, irmik gibi malzemelerin karıştırılıp kızgın yağda kızartılıp şerbet ile lezzetlendirilmesiyle yapılır. Altın renkli bu tatlının kızartmadan gelen çıtır yüzeyinin altında şerbeti emen süngersi yapısı kendine özgü tadını verir. Ramazan ayında çok rağbet gören bu tatlı mayasız olduğundan içi dolu ve süngersi oluyor. Tulumba tatlısına benzer tatlılardan biri batıda İspanya, Portekiz ve eski sömürgelerinde yaygın olarak tüketilen churros. At nalı şeklinde tulumba tatlısından daha ince ve uzun olan churros’lar kahvaltıda veya yemek sonrası, bazen çikolataya batırılarak keyifle tüketiliyor. Doğuda ise tulumba tatlısına en benzer tatlı Hint mutfağının sevilen tatlısı Jalebi. Daha ince, uzun ve kıvrımlı olan bu tatlının şerbeti safran ile lezzetlendiriliyor. 

Bizim ünlü lokma tatlısı, Fransızların beignet’si, Amerikalıların doughnut’ları, İtalyanların bomboloni’leri gibi dünyada tulumba tatlısı gibi derin yağda kızartılan çok tatlı var. Bazıları şerbetle lezzetlendirilirken, bazılarının hamuruna şeker katılıyor. Bu tatlılar mayasız hamurdan yapılan tulumba tatlısı, churros ve jalebi’den ayrılıyor. Genelde tulumba tatlısı kadar içleri dolgun değil. Ya doughnut gibi mayalı ekmek tarzı esnek ve süngersi ya da lokma tatlısı gibi içleri kabarmış, çıtır, hava dolu.

Tulumba tatlısının şekli, tadı, adı, dokusu, yapımının kolaylığı ve en önemlisi lezzeti bir dünya tatlısı olabilmesinin yolunu açıyor. Keşke bu güzelim tatlıyı dünyada tüm restoranlarımızda satsak, üzerine pudra şekeri, tarçın, kakao serpilmiş yorumlarını yaygınlaştırsak, şerbetini farklı lezzetlerle lezzetlendirsek...