Kırlangıç haşlama

Salata
4 Mart Eve döndüm. 3 günlüğüne İstanbul’a kaçmıştık, B’ beni bugün akşamüstü eve bıraktı, Bodrum’a yola devam etti. Sabah o-bu-şu diyince, yola çıkış gecikti, eve varış da sarktı. Akşama hazırlık yok, zaten tek başımayım, ama yine de eve gelince illaki ağzımı şenlendirecek bir şeyler yemek isterim.
Bakındım buzdolabına, Ulaş sağ olsun, perşembe pazarına gitmiş, almış, ayıklamış, yerleştirmiş, bana dolu bir buzdolabı bırakmış. Bir de pancar alıp haşlamış, ki daha tam soğumadığı için, ayıklanmış tezgah üstünde bekliyor. Gitmeden yaptığım yeşil sarımsak aioli’si de oracıkta. Kümesin yumurtaları da öyle. O zaman yön belli: Aioli ile sos yaparsın, yumurtaları kayısı haşlarsın, yaprakları üstünde körpecik brokoliler var, onları da aynen; bir de pancarı avokadoyu dilimlersin, mis gibi salata olur. Üstüne de Tıflıpaşa’dan aldığım kabuklu susamlardan kavuruverdim, şahane akşam yemeği oldu. Hepsi ılık, kıvamında, ayrı ayrı ve bir arada nefis. Borscht
5 Mart Günü hafif geçirdim. Ya da öyle sandım. Sabah, yani öğlen 2 yumurtalı bir tabak, hiç ekmek, karbonhidrat yok. Öğleden sonra Ulaş’la köfte tutuyorduk, derin dondurucuya atalım diye, hani el altında hep bulunsun istiyorum, tadına tuzuna bakarken, çok beğendim, hadi tavaya kendime de köfte atıverdim. Bir de zeytinyağlı ayvalı kereviz vardı sabahtan pişmiş, kendi kendine ılınmış, ondan da tabağa koyuverdim, ala. Buraya kadar iyi. Derken bakla kıtırlarının yedeği gerekti, onu yapıverdik, fırından çıkınca çıtır kıtır, 3-4 tane de ondan yiyiverdim. Oturdu mu mıh gibi mideme. Zaten bu bakla unu böyle bir şey, acayip tıkıyor.