Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2023 genel seçimlerindeki zaferiyle yara alan ve parçalanan muhalefet, en büyük umudu olan İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun geleceğinin sonuca bağlı olduğu pazar günkü yerel seçimlerde başarı elde etmeyi hedefliyor.
Ülke çapında 31 Mart'ta yapılacak belediye seçimleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yirmi yıldır Türkiye'yi yöneten kontrolünü pekiştirebilir ya da NATO üyesinin derin bir şekilde bölünmüş siyasi manzarasında değişimin sinyallerini verebilir. Sonuçların kısmen yüksek enflasyonun yol açtığı ekonomik sıkıntılar ve Kürt ve muhafazakar seçmenlerin hükümetin performansını ve siyasi değişim umutlarını tartmaları ile şekillenmesi muhtemel. Muhalefetin dönüşüm umutları, uzun yıllardır AK Parti tarafından yönetilen İstanbul ve Ankara gibi iki büyük şehirde Erdoğan'ın AK Partisini mağlup ettikleri 2019 yerel seçim sonuçlarıyla güçlendi. Ancak Erdoğan geçen yıl cumhurbaşkanlığını korudu ve seçmenlerin hayat pahalılığı kriziyle ilgili endişelerine rağmen milliyetçi müttefikleriyle parlamento çoğunluğunu kazandı. Buna karşılık geniş bir muhalefet ittifakı parçalandı.
Anketler, Erdoğan'ın 1990'larda belediye başkanı olarak adını duyurduğu 16 milyonluk İstanbul'da İmamoğlu ile AK Parti adayı eski bakan Murat Kurum'un başa baş bir yarış içinde olduğunu gösteriyor. Başkent Ankara'da ise görevdeki muhalefet belediye başkanı önde gidiyor. Erdoğan, Türkiye'nin dünya sahnesinde daha büyük bir rol oynamasını istiyor ve son yıllarda Orta Doğu da dahil olmak üzere birçok ülkeyle yıpranan bağlarını onarmaya çalışıyor. Ancak kampanya sırasında seçmenlerin, AK Parti'yi düşmanlara karşı savunmak için oy vermeleri gerektiğini söyledi.
"2019'a kadar yenilmezdi"
Pazartesi günü kuzeydeki Tokat'ta mitingde yaptığı konuşmada "Türkiye'nin bölgede ve dünyada artan gücünü, ilkeli ve adil duruşunu hazmedemeyenler şu anda pusuda bekliyor" dedi. Yetkin Report analisti Murat Yetkin, İstanbul'da kazanılacak bir zaferin Erdoğan için hayati önemde olduğunu söyledi. Yetkin, "2019'da Erdoğan ve AK Parti İstanbul'u kaybettiğinde bu büyük bir darbe aldı ve bu olay Erdoğan'ın itibarına bir çizik attı. O zamana kadar yenilmezdi" ifadelerini kullandı.
"Eğer bunu yaparsa, bu, gücünü yerel yönetimlere yayabileceği ve onaylayabileceği anlamına gelir" diyen analistler, Erdoğan'ın 2028'de tekrar cumhurbaşkanı olabilmek için anayasayı değiştirmeyi teklif edebileceğini söylüyor. Sabancı Üniversitesi'nden siyasi analist Berk Esen ise İmamoğlu'nun zaferinin muhalefeti yeniden canlandıracağını söyledi. Esen, "Muhalefetin adayı İstanbul'da kazanabilirse, en azından ana muhalefet partisi önümüzdeki yıllarda Erdoğan'a meydan okumak için yeterli gücü elde edebilecektir" dedi.
İmamoğlu'nun vermek istediği mesaj da buydu. İmamoğlu İstanbul'daki gençlere seslenerek "Türkiye'nin kaderi sizin ellerinizde. Türkiye'de yanlış giden şeyleri bir oyla değiştirebilirsiniz" dedi. Esen, "Oyun alanı iktidar ittifakı lehine eğilmiş durumda. İmamoğlu aslında tek başına mücadele ediyor" değerlendirmesini yaptı.
Ekonomi ve Gazze seçmenleri etkiliyor
Erdoğan'ın beklentileri, Gazze çatışması konusunda İsrail'e karşı sert tutumu ve İslamcı köklere sahip AK Parti'nin ekonomiyi ele alışından duyulan memnuniyetsizlik nedeniyle Yeniden Refah Partisi'ne verilen desteğin artmasıyla azalmış görünüyor.
rdoğan'ın İsrail'e karşı söylemi sert olsa da Ankara'nın İsrail ile ticari bağlarını sürdürmesi, Yeniden Refah Partisi'nin eleştirilerine neden oldu. Partinin genel başkan yardımcısı Mehmet Altınöz Reuters'a verdiği demeçte "Refah Partisi olarak biz iktidarda olsaydık İsrail Gazze'ye saldıramazdı" diyerek İsrail'e ticari ambargo uygulanması çağrısında bulundu. Anketler, Refah'ın desteğinin iki katına çıkarak yüzde 5'e ulaştığını ve AK Parti'ye gidebilecek oyları alacağını öne sürüyor.
Yetkin, "Daha radikal, İsrail karşıtı bir duruşları var ve bu da onları radikal İslamcılar arasında popüler kılıyor" dedi. Anketörlere göre Erdoğan'ın İstanbul'u geri kazanma ihtimali, İmamoğlu'nu desteklemesi beklenen Kürt seçmenlere de bağlı olabilir. Diğer seçmenler için yerel seçimler, hükümetin ekonomik performansı hakkında karar verme fırsatı sunuyor.
Türkler yıllardır artan fiyatlarla mücadele ediyor ve geçen yılki seçimlerden sonra ekonomi politikasında yapılan büyük U dönüşü ile temel faiz oranı 4 bin 150 baz puan artırılarak yüzde 50'ye çıkarılmasına rağmen yıllık enflasyon hala %70'e yakın seyrediyor. Ekonomi ülke çapında seçmenleri etkileyen önemli bir faktör olsa da, dikkatler İstanbul'a ve Türkiye'nin gittiği yöne dair vereceği mesaja odaklanacak. MAK Araştırma Başkanı Mehmet Ali Kulat, "Bu seçimi kaybederse Ekrem İmamoğlu efsanesi büyük sıkıntıya girer. Ancak İmamoğlu'nun zaferi tabloyu değiştirecektir. İmamoğlu önümüzdeki 20 yıl boyunca Türk siyasetinde önemli bir aktör olacak ve büyük olasılıkla bir sonraki cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olacak" diye konuştu.