Anadolu’nun kadim yiyeceklerinden biridir hamurdan yapılan, tandırda pişirilen yassı ekmekler. Komşularla, akrabalarla beraber hazırlanır, topluca pişirilir. Ateş üzerinde sacda pişirileninden fırında veya tandırda pişirilenine kadar farklı pişirme yöntemleri ile un, su, tuz, bazen de maya ile yapılan bu hamurlar incecik açılır. Kalınlıkları birkaç milimetreden birkaç santimetreye kadar değişebilir. Su yerine süt veya yoğurt ile yapılanları da mevcuttur. Diğer ekmeklere göre raf ömürleri uzundur yassı ekmeklerin. Somun ekmekten farklı olarak koparılarak yendiği gibi yiyeceğin çevresine sarılıp yani dürülüp de yenebilir. Arkeologlar yassı ekmeklerin çıkış noktasının Orta Doğu olduğunu, bu ekmeklerin tarım devriminden bile önce yabani tahıllarla yapıldığını keşfetmişler. Anadolu’da da Selçuklu döneminden kalma yassı ekmek pişirmek için kullanılmış kilden yapılmış kuyu tandırlar bulunmuş. Tandır kelimesi Akatça tinuru kelimesinden Türkçe’de türetilmiş ve fırın anlamındaymış. Bugün somun ekmek fırınlarında çoğunlukla erkekler çalışsa da tandır fırınında ekmek yapmak Anadolu’da kadınların işi. Bir yastığın üzerine koydukları ince açılmış hamuru hızlı bir hareketle fırının iç cephesine yapıştırıyorlar. Ardından da hemen pişen hamur, yani tandır ekmeğini çıkartıveriyorlar. Ben kendim denediğimde elimin ne kadar yandığını hala unutmuyorum. Tandır başındaki kadınları alkışlamak gerekir.
Yazının tamamını görebilmek için lütfen abone olun. ABONE OL
Aboneyseniz
üye
girişi
yapınız.
Oksijen'e e-gazete aboneliği ile edineceğiniz avantajlar; Oksijen yazarlarının tüm yazılarına erişim Gazeteoksijen.com üzerinden 7/24 güncel haber erişimi Her gün e-posta kutunuza gelen Oksijen bülteni Gazete Oksijen, O2 ve özel yayın arşivine erişim