"yekta kopan" ile ilgili içerikler
Güçlülerin yetkileri budanırsa
Dino Buzzati’nin Colombre adlı kitabında yer alan “1980 Dersi” sarsıcı bir öykü
Gölgesini şeytana satan adam
Schlemihl’in, bir ‘talih kesesi’ için gölgesini şeytana satmasıyla başlayan yolculuğu, günümüzün bir okumasını sunuyor
Ya Michelangelo İstanbul’a malum köprüyü yapsaydı?
Énard’ın kitabını Kanal İstanbul’un tartışıldığı bu günlerde, başka bir bakış açısı ile okuyabilirsiniz
“İnsan askerî bir varlıktır”
Kurt Vonnegut, 60’lı yıllarda elden ele, cepten cebe dolaşan kitabı Gece Ana’da bir savaş suçlusu olan Howard W.Campbell Jr.’in itiraflarına götürür okurlarını
Yazar kendini paralayan kişidir
Italo Calvino mektuplarında bildiğini saklamıyor, paylaşmaktan zevk alıyor. Aydın olmanın netlik ayarını yapıyor adeta
Değerli vekillerimize açık mektup!
Size Fuentes’in Kartal Koltuğu’nu önermek istiyorum. Büyük bir heyecanla okuyacağınıza eminim. İktidar hırsının anlamsızlığı gözlerinizi yaşartacak
Çocukların dünyasını yalanlarla kuşattık
Bana Kuşlar Söyledi’de merkezine çocukluğu alarak 12 öykü yazan Yekta Kopan: “Kutsal aile kavramı ve orada kaynatılan yalan kazanıyla bitmeyen bir derdim var”
Düştük bir narkotik batağına!
Uyuşturucu alemi sadece mafyadan, silahlardan, kara paradan oluşmuyor. Tavşan Deliğinde Fiesta böyle bir suç ikliminde büyüyen bir çocuğun dünyasını anlatıyor
Siz hangi Beatles üyesiydiniz?
Kendinize ait ilk müzik albümünü hatırlıyor musunuz? Benim yaşımdakiler ‘ilk kasetim’ diye...
İstanbul’un sivil tarihi
Sermet Muhtar Alus, İstanbul yazarlığı yolculuğunda her zaman eski ile yeniyi, gelenek ile modernizmi, Doğu ile Batı’yı buluşturmuştu
Hâlâ büyük bir aşk
Raymond Radiguet’nin on dokuz yaşında yazdığı romanı İçimizdeki Şeytan hakkında söylenecekler...
Kahramanlar da bir gün yaşlanır
Henning Mankell kendi yarattığı usta dedektif Kurt Wallander’le vedalaşma vakti geldiğinde Huzursuz Adam’ı yazmıştı
Küçüklerin hayal fenerleri
Lotarya yoksulluktan aile içi şiddete, göçmenliğin getirdiği sıkışmışlıktan yıkıcı bir aşkın farklı yüzlerine uzanan bir yolculuk
İki büyük yazarın doyumsuz terapi seansı
Paul Auster ve J. M. Coetzee arasındaki mektuplaşmaları okumak, kafede yan masadaki harika sohbeti dinlemek gibi
Kim daha haklı?
Eristik Diyalektik, Schopenhauer’ın 1830’da yazdığı bir metin. Ama tartışmaları kazanma için önerdiği 38 hile, halimize bakınca büyük anlam taşıyor
Tarihin suratına mizah tokadı
Kundera’nın Kayıtsızlık Şenliği romanı kütüphanenizde yerini almalı. Değişmez zannedilen genel kabullerin tümüne nanik yapmak için…
Nick Hornby kafasıyla aşk
Hazır yeni bir Nick Hornby kitabı raflara gelmişken, 2010 yılında yayımlanan bir romanını hatırlatmanın zamanıdır
Baba efsanesinin yıkılışı
Büyük Balık–Efsanevi Ölçülerde Bir Roman’ın hikayelerinin merkezinde Edward Bloom karakteri var. Onun üzerinden ‘baba’ mitinin doğuşu ve çöküşü izlenebiliyor
Nabokov’un kelebekleri, Gogol’un Palto’su
Gogol tarihin en önemli yazarlarından biri. Ölüm yıl dönümünde Gogol edebiyatını Nabokov’un kaleminden okumak da kaçırılmaması gereken bir zenginlik
Nice mutlu yaşlara Gabo!
Yarın Gabriel Garcia Marquez’in doğum günü. Arkasında unutulmaz karakterler bırakan bu dünyadan göç eden Gabo, Türkiye’de de çok sevilen bir yazar. Onu edebiyatına giriş için İyi Kalpli Eréndira da iyi bir kılavuz olacaktır
Engin Geçtan’a saygılarımızla…
Türkiye’de psikiyatrinin lokomotif isimlerinden Engin Geçtan aramızdan ayrılalı üç yıl geçti. Onun deneme/anı kitabı Rastgele Benden defterime düştüğüm not karşımda: “Gözlemci değil katılımcı olun”
Yaşlanmaktan korkmanıza hiç gerek yok
65 yaş üstüne öcü gibi bakılmasına neden olan şu dönemde, bütün gençlere Jean-Louis Fournier’nin Son Siyah Saçım (ve İhtiyar Delikanlılara Bazı Öğütler) kitabını önermek istiyorum
Patti Smith’le hayal kurma vakti geldi
Hayalperestler, rock tarihinin en entelektüel isimlerinden biri olan Patti Smith külliyatına girmek için çok iyi bir kapı
Küçük hayatları anlatan büyük yazar
Bir Seinfeld bölümünde yeniden karşıma çıkan John Cheever, Amerika’nın Çehov’u olarak bilinir. Eserleri iyi çevirilerle Türkçeye kazandırılan Cheever, taşrayı ironik ve umutlu bir üslupla anlatır